Mühendislik Fakültesi

Permanent URI for this collection

Browse

Recent Submissions

Now showing 1 - 20 of 125
  • Item
    İNSAN KAYNAKLARI ANALİTİĞİ-Modelleme ve Örnek Uygulamalarla
    (Nobel Akademik Yayınevi, 2020) Dr. Eyüp Çalık; Dr. Kemail Demir
  • Item
    Investigation of the Use of Building Information Modeling (BIM) in Transportation Infrastructure
    (INTERNATIONAL İSTANBUL MODERN SCIENTIFIC RESEARCH CONGRESS -IV, 2022-12-30) Abut, Yavuz; Avcı-Karataş, Çiğdem; Can, Eray; Erbıyık, Hikmet
    The share of transport infrastructure in the economy occupies an important place in the financial indicators of many countries. Depending on the population growth, the need for flexible and cost-effective technological tools and methods in sustainability, including maintenance and repair of infrastructure services, is increasing daily. Building Information Modeling (BIM) is a method to prepare 3D models of buildings, including their materials and characteristics while performing advanced energy efficiency analyses that can reduce construction time and material waste. BIM has been widely adopted in vertical architecture for construction, maintenance, and repair works, and there is significant potential for these methods to be useful in the transportation industry. This study aims to examine the intersections of transportation infrastructure in the context of BIM with a current literatüre review and discuss the results. Based on these discussions, current issues and trends, application and use, emerging technologies, benefits and challenges, limitations, areas where research is needed, and future needs are discussed. Furthermore, the benefits of integrated modeling with geographic information systems (GIS) BIM in construction projects related to transportation infrastructure and the provision of spatial accuracy in this context were highlighted. Although academic studies mainly focus on roads, highways, and bridges, it is evident that the use of BIM in transportation infrastructures is increasing. Transportation infrastructure companies and academia should collaborate to calibrate these results. In addition, the major shortcoming in the literature is that the standards and regulations on this topic are not yet mature.
  • Item
    Crew Scheduling Optimization with Artificial Bee Colony Algorithm
    (8th International Advanced Technologies Symposium (IATS’17), 2017-10-19) Sardoğan, Melike; Tuncer, Adem
    Crew scheduling is one of the most important optimization problems for airline companies. It is the scheduling of weekly or monthly work schedule under certain constraints, such as working hours and weekly permits. There are many studies using analytical and heuristic approaches in the literature in order to solve this problem. In studies using heuristic approaches, genetic algorithms are used frequently. In this study, an artificial bee colony algorithm, which is a heuristic method, is used instead of the approaches applied to the current problem. Weekly work schedules are optimized according to daily working hours and days off for crew scheduling under a number of different personnel. From the simulation results, it is clearly seen that the artificial bee colony algorithm produces successful results within reasonable time.
  • Item
    Tünel Geometrisinin Deformasyonlar Üzerindeki Etkisinin Sığ ve Tabakalı Kaya Ortamında İncelenmesi
    (Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2022-12-25) Adlım, Kübra Nur; Bozatlı Kartal, Sinem; Abut, Yavuz
    Tünel içindeki deformasyonlar, üst yapıdan gelen sürşarj yükü, aşırı yükleme, kayaç veya zemin biriminde oluşan içsel gerilmeler ile diğer faktörlerin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Tünel içi deformasyon ölçümü, tüneldeki plastik şekil değiştirmenin büyüklüğünü belirleyebilmek için önemlidir ve tünel güvenliğinin izlenmesinde önemli bir safhayı oluşturur. Bu çalışmada, dört tabakalı bir kaya formasyonunda ve yeraltı suyu etkisinde bulunan, at nalı veya yumurta şeklinde tasarlanan, NATM (Yeni Avusturya Tünel Açma Metodu) tekniği ile kademeli olarak açılacak olan tünellerin üç boyutlu ve doğrusal olmayan davranışları sonlu elemanlar yöntemi ile analiz edilmiştir. Kazı adımlarına göre farklı yükleme koşullarına maruz kalan taç ve tünel çevresinde meydana gelen kalıcı deformasyonlar ayrıntılı olarak incelenmiştir. Ayrıca her iki tünel geometrisinde, bütün kazı aşamalarında tünelin kritik kesitleri boyunca oluşacak olan kalıcı şekil değiştirmeler, deformasyon eğrileri sayesinde göreli olarak karşılaştırılmıştır. Sığ ve tabakalı kaya ortamında tasman ve konverjans miktarının azaltılmasında, tünel geometrisinin at nalı tipi yerine yumurta şeklinde seçilmesinin daha avantajlı olduğu tespit edilmiştir.
  • Item
    Silindirle Sıkıştırılmış Beton (SSB) ve asfalt takviye tabakasından oluşan kompozit bir üstyapının saha performansının irdelenmesi
    (2. Beton Yollar Kongresi ve Sergisi, 2022-11-16) Gür, Aydin; Abut, Yavuz
    Silindirle Sıkıştırılmış Beton (SSB) yol türü, tüm dünyada önemli bir kaplama alternatifi olarak kullanılmaktadır. Özellikle kırsal kesimlerde ve ikinci derece servis yollarında yaygın olarak kullanılan SSB, kolay üretilebilirliği, erken trafiğe açma ve asfalt ekipmanları ile serme sıkıştırma yapılabilmesinin yanında, bünyesinde geri dönüşümlü malzemeler kullanılabildiği için, birçok projede ekonomi sağlayabilmektedir. Bunun yanı sıra asfalt takviye tabakası (overlay), üstyapı yüzeyi için taşıma kapasitesinin artırılması veya farklı işlevsel hedefler için tasarlanabilmektedir. Bu çalışmada, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin denetiminde bulunan “Kocaeli İli Gölcük İlçesi Hisar (Asar) Deresi Yan Yolları ve Kavşakları Yapım İşi” kapsamında 2017 yılında inşaatı biten kompozit bir üstyapının (SSB üzerine asfalt takviye tabakası) 5 yıllık performansı irdelenmiştir. 2022 yılı itibariyle yolun trafiğe açılmasının ardından geçen 5 yıllık süre içerisinde, kaplamada oluşan yüzey özelliklerinin değişimi, derz çatlağı gelişimi ve dağılımı, asfalt kaplamada meydana gelen birim hacim ağırlık ve sıkışma düzeyi kayıpları ve son olarak SSB kaplamadaki basınç dayanımı değişimleri incelenmiştir.
  • Item
    Sathi Kaplamalı Üstyapı Tasarımında Mekanistik Yaklaşım
    (4th International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences, 2022-11-22) Abut, Yavuz
    Üstyapı tasarımında, servis yüklerindeki çeşitlilikler, malzeme karakteristiklerindeki belirsizlikler, yağış ve sıcaklık gibi değişen çevre koşulları, coğrafi farklılıklar gibi karmaşık etkiler rol oynamaktadır. Tasarı aşamasında, mekanistik-ampirik yöntemlerin kullanılması giderek artmakta, deneysel yöntemlere dayanan birçok yaklaşım, yerini performans kriterlerinin olduğu mekanistik yaklaşımlara bırakmaktadır. Birçok ülkede proje hazırlayıcı idare veya kuruluşlar, şartnamelerini bu yöntemlere dayandırarak oluşturmaya başlamıştır. Ülkemizde de bu adaptasyon çalışmaları devam etmektedir. Bu yöntemler, genellikle yüksek hacimli esnek ve rijit üstyapı modellerinde kullanılmakta, düşük hacimli sathi kaplamalı üstyapı modellerinde ekonomik gerekçelerden ötürü kullanımı sınırlı tutulmaktadır. Bu çalışmada, sınırlı olan bu çalışma bölgesine ışık tutmak için; sathi kaplamalı üst yapılarda kesit tasarımı, mekanistik bir yaklaşımla ele alınmıştır. Bu amaçla, taban zemininin üst kısmındaki kalıcı şekil değiştirme miktarına (compressive strain on the top of subgrade) bir sınır değer getirilerek (1 yıl sonunda erişilebilecek kalıcı şekil değiştirme miktarı), taban zemini Esneklik Modülü (MR) ile Toplam Standart Dingil Sayısı (TSDS)’nın alt-temel tabakası derinliğiyle olan ilişkisi araştırılmıştır. Bunun için KENLAYER yazılımından faydalanılmıştır. Çalışma sonucunda; mekanistik tasarımda MR ve TSDS ile kesit değişkenliği arasında kuvvetli bir ilişki olduğu görülmüştür. Ayrıca Tepki Yüzeyi Yöntembilgisi (TYY) yardımıyla bir dizayn kataloğu geliştirilerek, ampirik yöntemlere alternatif bir çözüm sunulmuştur. Ekonomik bir değerlendirmede ise, orta sınıf zemin MR değerlerinde mekanistik yöntemin, görece daha pahalı bir çözüm sunduğu tespit edilmiştir.
  • Item
    Yeşil Dalga Uygulamalarında Işıklı Kılavuz Sistem Kullanımının Değerlendirilmesi
    (Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi - Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Uygulamaları Dergisi, 2022-10-29) Kara, Halil; Sarısoy, Gürcan; Delice, Yavuz
    Mevcuttaki yeşil dalga uygulamalarında, sürücülerin uygulamaya olan farkındalığının kavşak girişlerindeki ya da koridorlardaki trafik levhaları ile sağlandığı görülmektedir. Bu durum yeşil dalga uygulamaları için sürücü farkındalığını daha da arttıracak sistemleri gündeme getirmektedir. Öneri kapsamında, koridor içerisinde kaldırım ya da aydınlatma direkleri gibi yol unsurlarının üzerine yerleştirilen led işaretçiler sayesinde sürücüler kılavuz ışıkları döngüsü içerisinde yeşil ışığın içinde kaldıkları takdirde kavşaklarda kırmızı ışıkta beklemeden geçiş yapabilmektedirler. Böylece klasik yeşil dalga uygulamalarına göre sürücülerin ışıklı kılavuz ile belirlenen hıza daha yüksek oranda uymaları sağlanarak kavşaklardaki bekleme sürelerinin, gecikme sürelerinin, durma sayılarının ve bunlara bağlı egzoz emisyonlarının ve yakıt sarfiyatlarının azaltılması hedeflenmektedir. Bu bağlamda, çalışma kapsamında Yalova ilinde koordineli işletilmesi planlanan üç kavşağın trafik sayımları yapılarak çözümlenmiştir. Mevcut durum Vissim mikro-simülasyon yazılımında modellenmiş ve kalibrasyon çalışması yapılmıştır. Bu model üzerinde, klasik yeşil dalga uygulaması ve ışıklı kılavuz sistemi ile desteklenen yeşil dalga uygulaması olmak üzere iki farklı senaryonun analizleri yapılmıştır. Sonuçlara göre; çalışılan koridor klasik yeşil dalga uygulamasında D hizmet seviyesindeyken, ışıklı kılavuz sistemi ile desteklenen yeşil dalga uygulamasında C hizmet seviyesine yükselmiştir. Benzer şekilde tüm koridorda ortalama gecikme değerinde %28, ortalama durma sayısında %6, emisyon ve yakıt değerlerinde %8 oranında iyileşme görülmüştür.
  • Item
    Kamu binalarında çatı üzeri fotovoltaik panel kurulum potansiyelinin belirlenmesi ve enerji üretim artışı için mimari tasarımın ele alınması: Yalova ili örneği
    (Journal of Innovative Engineering and Natural Science, 2022-07-26) TURKDOGAN, SUNAY; ARSLAN, FURKAN
    Günümüzde, teknolojik ve ekonomik gelişmelerin artması beraberinde yaşam standartlarını arttırmış ve nüfusun da her geçen gün artmaya devam etmesi yüksek enerji ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. İhtiyacımız olan enerjinin büyük kısmının fosil yakıtlardan üretildiği düşünüldüğünde artan enerji talebinin tükenmekte ve çevreye zararlı olan fosil yakıtlarla karşılanması hem ekonomik hem de çevresel açıdan mümkün değildir. Bundan dolayı daha temiz ve tükenmeyen enerji kaynaklarına yönelim hızla artmaktadır. Tüm yenilenebilir enerji kaynaklarının direkt veya dolaylı enerji kaynağı güneş olup dünyanın enerji ihtiyacının çok üzerinde bir üretim potansiyeline sahiptir. Ülkemiz coğrafi konumu itibariyle güneş enerjisinden yararlanma konusunda diğer ülkelere nazaran önemli bir potansiyele sahip olup enerji üretim kapasitesi tüm ihtiyaçları karşılayabilecek büyüklüktedir. Bu çalışmada, bu denli yüksek kapasiteye sahip enerji üretim potansiyelinin Yalova ili genelindeki kamu binalarının çatılarında kurulabilecek güneş enerji santralleri ile ne kadarının karşılanabileceği incelenmiş olup mevcut potansiyelin arttırılması için mimari planların nasıl değiştirilebileceği ve mimari optimizasyon ile enerji üretim miktarlarının ne oranda artabileceği gösterilmiştir. Bu çalışma bugüne kadar mimari çizimlerde güneş enerji potansiyelinin göz önüne alınmadığını ancak bundan sonra, çalışmada gösterilen %592’ ye kadar artış oranlarıyla birlikte Yalova ili genelinden tüm ülkedeki kamu veya özel bina mimari çizimlerinde solar enerjisinin dikkate alınması gerektiğini ve bu vesileyle ülkemize kazandırılabilecek enerji miktarının ne kadar yüksek olduğunu gösterecektir.
  • Item
    Esnek Üstyapılarda Kalıcı Deformasyon Ve Yorulmaya Bağlı Mekanistik Bir Modelleme Ve Duyarlılık Analizi
    (Konya Mühendislik Bilimleri Dergisi, 2022-06-01) Çarkanat, Fatma; Bozatlı, Sinem; Abut, Yavuz
    Esnek üstyapı tasarım metotlarından olan ampirik yöntemler büyük ölçüde yol testlerine dayanmaktadır. Fakat mekanistik-ampirik tasarım yönteminde belirli faktörler göz önünde bulundurularak ortamın çevresel ve fiziki şartları hesaba katılarak bölgeden geçen araç trafiğinin sebep olduğu gerilme, deformasyon ve deplasmanlar ve bunun sonucunda da kaplamada oluşan yorulma düzensizlikleri, tekerlek izleri, termal çatlaklar göz önüne alınır, üstyapı kalınlıkları belirlenir ve o yol için gerekli servis ömrünün bulunması hedeflenir. Bu çalışmada, esnek üstyapı tasarımında mekanistikampirik bir metodu kullanan KENPAVE yazılımına, Karayolları Genel Müdürlüğü, Esnek Üstyapı Projelendirme Rehberi’nde bulunan tasarım kombinasyonlarından birkaç senaryo girilerek yolun servis ömrünün tahmin edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla, elastik ve tabakalı bir kaplama sistemi tanımlandıktan sonra, asfalt tabaka alt noktasındaki yatay çekme gerilmesinin neden olduğu yorulma ve taban zemini üst noktasında düşey basınç gerilmesinin neden olduğu tekerlek izi deformasyonuna ait hasar modelleri programa girilmiştir. İkinci aşamada AASHTO 93 esnek üstyapı tasarım parametreleri olan trafik kategorisi, toplam mevcut SN değeri, taban zemini-MR (Esneklik Modülü) değerlerinin servis ömrüne etkileri, duyarlılık analizi yapılarak irdelenmiştir. Karar değişkenlerinin servis ömrü üzerindeki duyarlılıkları göz önüne alındığında dingil yükü sayısı ve taban zemini-MR etkisinin %95 güven aralığında anlamlı olduğu ve dingil yükü sayısının, servis ömrünü taban zemini-MR‘a göre daha çok etkilediği tespit edilmiştir.
  • Item
    Kauçuk Modifiyeli Asfalt Betonun Birim Deformasyon Özelliklerinin İrdelenmesi
    (1st International Conference on Engineering and Applied Natural Sciences (ICEANS 2022), 2022-05-11) Abut, Yavuz
    Atık lastiklerin asfalt karışımlarında bitüme eklenen bir geri dönüşüm malzemesi olarak kullanılması; geri kazanım, geri dönüştürme, yeniden kullanma, azaltma gibi sürdürülebilirlik ilkelerine katkı sağlamaktadır. Karayolları Teknik Şartnamesi, Kısım-418’de kauçuk modifiye bitümler; lateks, öğütülmüş atık lastiklerden üretilen kauçuk esaslı ürünler gibi maddelerin katılarak, modifiye edilmesi ile üretilen kauçuk modifiye bitümler, gürültü azaltılması, kaplama performansının artırılması gibi amaçlar ile uygun görülen bitümlü tabakalarda kullanılabilen malzeme olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmada, bitümlü sıcak karışımlara bitümün ağırlıkça %20’si kadar öğütülmüş araç lastiği granülü eklenerek, normal ve öğütülmüş araç lastiği granülü ile modifiye edilmiş asfalt karımışların birim deformasyon özellikleri Marshall dizaynı perspektifi üzerinden irdelenmiştir. %20 oranında karışımlarda öğütülmüş araç lastiği granülü kullanımı ile Akma, Boşluk (Vh) ve Agregalar Arası Boşluk (VMA) değerlerinde sırasıyla yaklaşık olarak %32, %53 ve %13’lük bir artış gözlenmiştir. Bu duruma paralel olarak, bitümün daha elastik bir davranış sergilemesi sonucu ile de akma düzeyleri artma eğilimine geçmiştir. Stabilite, Özgül Ağırlık ve Asfaltla Dolu Boşluk (Vf) değerlerinde sırasıyla %21, %2 ve %14’lük bir azalma meydana gelmiştir. Ayrıca, öğütülmüş araç lastiği granülü kullanımı ile esnek üstyapılarda elastik kabiliyeti daha yüksek kaplamaların yapılabileceği tespit edilmiştir (%37 daha fazla). Türkiye’de her yıl yaklaşık olarak 300.000 ton civarında ömrünü tamamlamış araç lastiğinin ortaya çıktığı düşünüldüğünde, hem sürdürülebilirlik açısından daha ekonomik ve çevreci yolların yapılabilmesi, hem de asfalt kaplamada oluşacak olan kalıcı şekil değiştirmelerin azaltılmasına yönelik yürütülen projelerde lastik atıklarının kullanımının ekonomi ve tasarım avantajlarının olabileceği tespit edilmiştir.
  • Item
    Prediction of host-pathogen protein interactions by extended network model
    (Turkish Journal of Biology, 2021-01-03) Kösesoy, İrfan; Gök, Murat; Kahveci, Tamer
    Knowledge of the pathogen-host interactions between the species is essentialin order to develop a solution strategy against infectious diseases. In vitro methods take extended periods of time to detect interactions and provide very few of the possible interaction pairs. Hence, modelling interactions between proteins has necessitated the development of computational methods. The main scope of this paper is integrating the known protein interactions between thehost and pathogen organisms to improve the prediction success rate of unknown pathogen-host interactions. Thus, the truepositive rate of the predictions was expected to increase. In order to perform this study extensively, encoding methods and learning algorithms of several proteins were tested. Along with human as the host organism, two different pathogen organisms were used in the experiments. For each combination of protein-encoding and prediction method, both the original prediction algorithms were tested using only pathogen-host interactions and the same methodwas testedagain after integrating the known protein interactions within each organism. The effect of merging the networks of pathogen-host interactions of different species on the prediction performance of state-of-the-art methods was also observed. Successwas measured in terms of Matthews correlation coefficient, precision, recall, F1 score, and accuracy metrics. Empirical results showed that integrating the host and pathogen interactions yields better performance consistently in almost all experiments.
  • Item
    Yalova'nın Depremselliği ve Deprem Afetine Karşı Alınması Gereken Önlemler
    (YALOVA ÜNİVERSİTESİ, 2021-10-12) Cumhur, Alper
    Yalova, Türkiye‘nin kuzeybatısında, Marmara Bölgesi‘nin güneydoğu kesiminde yer almaktadır. Tarihi eserleri, doğal güzellikleri ve kültürel değerleriyle önemli bir yere sahiptir. Coğrafi konumundan kaynaklanan avantajları, turizmi, süs bitkileri, meyveciliği ve tersaneleri ile de ön plana çıkmaktadır. Yalova, ülkemizin aktif deprem kuşağında yer almaktadır. Kuzey Anadolu Fay Zonu ve Batı Anadolu‘nun açılma rejiminin etkisi altındadır. Yalova, 17 Ağustos 1999'da Gölcük'te meydana gelen deprem başta olmak üzere bölgede yaşanan diğer büyük depremlerden etkilenerek can ve mal kayıpları yaşamıştır. Çalışma kapsamında, Yalova‘nın depremselliği ve deprem afetine karşı alınması gereken önlemler ele alınmıştır. Bu bağlamda, ülkemizde yaşanan depremler, özellikleri ve etkileri Yalova özelinde araştırılmıştır. Yaşanan büyük depremler sonucunda yapılarda meydana gelen hasarlar ve bu hasarların neden kaynaklandığı incelenmiştir. Ayrıca ülkemiz genelinde ve Yalova özelinde yaşanabilecek olası depremler için yürürlükteki Türkiye Bina Deprem Yönetmeliğine (TBDY 2018) göre yapılması gerekenler belirtilmiştir. Sonuç olarak, deprem afetine karşı ülkemizin ve bu bağlamda Yalova için alınması gereken önlemler belirlenmiştir. Yalova‘nın depremselliğine göre ve deprem yönetmeliğine uygun olarak yapılaşmasının önemli ve gerekli olduğu ortaya çıkmıştır. Yalova İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) öncülüğünde kamu, özel, sivil toplum örgütleri ve tüm paydaşlarıyla birlikte deprem afetine karşı koordineli bir şekilde mücadele edilmesi gerektiğinin önemi vurgulanmıştır.
  • Item
    Novel method for construction of high performance nanocrystalline FeCuNbSiB toroidal core
    (JOURNAL OF ALLOYS AND COMPOUNDS, 2019-07-04) Güneş, Taylan
    In the current study magnetic, magneto-optical and microstructural properties of the amorphous Fe83Cu1Nb3Si5B8 alloy were properly investigated depending on the external treatments such as annealing and stress annealing. Kinetic nanocrystallization temperatures of certain ribbon were determined at the range of 500e510 C. The amorphous ribbons produced in the as-spun state were subjected to tensile stress loading with and without rapid heat treatment of 510 C during 5 s. Behaviors of certain ribbons were extensively investigated in terms of several factors such as magnetic properties, microstructural evaluation, magneto-optical effects and structural deformation by means of quasi-static hysteresis loops, XRD analyses, TEM micrographs, magneto-optical Kerr imaging and nanoindentation test. Present nanocrystalline Fe83Cu1Nb3Si5B8 alloy have allowed yielding not only ultrafine grain structure of around 7.02 nm but also saturation induction of 1.85 T, coercivity of 5.8 A.m 1 and saturation magnetostriction of 6 ppm. Additionally, based upon determined optimum stress annealing circumstances, toroidal nanocrystalline core was produced using a proposed stress induced winding (SIW) system. SIW system based principally on the gradient of the rotational speed of each mandrel in the standard toroidal core winding machine. Structural deformation of the core was determined by an analysis method performed on the ribbon. Accordingly, induced elastic modulus (E), Poisson's ratio (V) and residual strain (ε) in the ribbon under the influence of stress annealing by 200 MPa at 510 C were found as 7.9 GPa, 0.39 and 0.031, respectively.
  • Item
    Artificial Bee Colony Algorithm Based Hyper-Parameter Optimization for Convolutional Neural Networks
    (Yalova University, 2021-05-21) Özdemir, Koray; Özen, Yunus; Tuncer, Adem
    In recent years, Deep Learning has become a field that researchers are particularly interested in. The Convolutional Neural Network (CNN) is a type of multi-layered artificial neural network mostly used in the analysis, recognition, and classification of images and videos. The performance of CNN models is usually based on custom model architectures, thus several hyper-parameter values in a CNN are manually selected mostly. However, different combinations of hyper-parameters and models need to be used to achieve better performance results. Determination of optimum values of hyper parameters is also an optimization problem. The metaheuristic optimization techniques are able to solve such problems. In this paper, we propose to use the Artificial Bee Colony (ABC) algorithm which is a meta-heuristic approach to automatically determine the optimum architecture of a CNN by means of hyper-parameters. The most effective hyperparameters in the performance of CNN models have been optimized, which are the number of layers, the number and size of filters, activation function, batch size, learning rate, optimizer, and dropout rate. We have evaluated our optimized architecture using the well-known Fashion-MNIST dataset. The results demonstrate that the proposed model using ABC improves the performance of a CNN model.
  • Item
    Detection of Lane Changing Vehicles with Wavelet Transform and K-Nearest Neighbor Algorithm
    (Yalova University, 2021-05-21) Avcı, Yunus Emre; Koçal, Osman Hilmi; Tuncer, Adem
    Traffic management is getting more complicated due to the increasing urbanization rate day by day. Therefore, many models have been developed using smart transportation systems to overcome this problem. Lane changing, which is one of the important issues of smart transportation, is one of the basic driving behaviors that has a major impact on traffic efficiency, safety, and flow. Many various approaches have been presented in the literature for lane changing detection. In this study, a novel method for lane changing detection with a wavelet transform approach is presented. In the study, the pNEUMA dataset was used to evaluate the performance of the proposed method. In detecting lane changing, the azimuth angles of the vehicles were calculated using the WGS-84 coordinates in the dataset. Multi-level discrete wavelet transform, and lateral deviation were applied to the azimuth series of vehicles on a sample street in the dataset, and the data obtained were then classified with K-Nearest Neighbor Algorithm to determine whether there was a lane changing. In addition, the direction and time of the lane changing were determined by using the maximum amplitude obtained with wavelet transform methods. The proposed approach in the study achieved an average accuracy rate of 98%. Compared to other approaches, the proposed method has less computation complexity and therefore can find results more quickly.
  • Item
    Deep Reinforcement Learning Based Mobile Robot Navigation in Unknown Indoor Environments
    (Yalova University, 2021-05-21) Özdemir, Koray; Tuncer, Adem;
    The importance of autonomous robots has been increasing day by day with the development of technology. Difficulties in performing many tasks such as target recognition, navigation, and obstacle avoidance autonomously by mobile robots are problems that must be overcome. In recent years, the use of deep reinforcement learning algorithms in robot navigation has been increasing. One of the most important reasons why deep reinforcement learning is preferred over traditional algorithms is that robots can learn the environments by themselves without any prior knowledge or map in environments with obstacles. This study proposes a navigation system based on the dueling deep Q network algorithm, which is one of the deep reinforcement learning algorithms, for a mobile robot in an unknown environment to reach its target by avoiding obstacles. In the study, a 2D laser sensor and an RGBD camera has been used so that the mobile robot can detect and recognize the static and dynamic obstacles in front of itself, and its surroundings. Robot Operating System (ROS) and Gazebo simulator have been used to model the robot and environment. The experiment results show that the mobile robot can reach its targets by avoiding static and dynamic obstacles in unknown environments.
  • Item
    Elucidating doxycycline loading and release performance of imprinted hydrogels with different cross‑linker concentrations: a computational and experimental study
    (Journal of Polymer Research, 2021-08-31) Dalgakiran, Dilek; Inan, Tugce; Guner, Seniha; Kurkcuoglu, Ozge
    Effective non-covalent molecular imprinting on a polymer depends on the extent of non-bonded interactions between the template and other molecules before polymerization. Here, we first determine functional monomers that can yield a doxycycline-imprinted hydrogel based on the hydrogen bond interactions at the prepolymerization step, revealed by molecular dynamics (MD) simulations, molecular docking, and simulated annealing methods. Then, acrylic acid (AA)-based doxycycline (DOX) imprinted (MIP) and non-imprinted (NIP) hydrogels are synthesized in cross-linker ethylene glycol dimethacrylate (EGDMA) ratios of 1.0, 1.5, 2.0, and 3.0 mol%. Here, molecularly imprinted polymer with 3.0 mol% EGDMA has the highest imprinting factor (1.58) and best controlled drug release performance. At this point, full-atom MD simulations of DOX–AA solutions at different EGDMA concentrations reveal that AA and EGDMA compete to interact with DOX. However, at 3.0 mol% EGDMA, AA attains numerous stable hydrogen bond interactions with the drug. This study demonstrates that the concentration of the cross-linker and functional monomer can be adjusted to increase the success of imprinting, where the interplay between these two parameters can be successfully revealed by MD simulations.
  • Item
    Synthesis of multiarm star block copolymer based on host-guest inclusion complexation
    (2022-01) Çakır Yiğit, Neşe; Hızal, Gürkan; Tunca, Ümit
    Supramolecular multiarm star block copolymer ((CD-PEG)p-(Ada-PS)n-polyDVB) was prepared by hostguest interaction of -cyclodextrin ( β-CD) end functionalized polyethylene glycol (β-CD-PEG) and adamantane peripherally functionalized multiarm star polymer ((Ada-PS)n-polyDVB). The β-CD-PEG was synthesized by copper-catalyzed azide/alkyne cycloaddition reaction (CuAAC) of alkyne functional PEG with mono azide functional β-CD (β-CD-N3). Adamantane functional polystyrene (Ada-PS) was prepared by atom transfer radical polymerization (ATRP) of styrene (St) and was allowed to react with divinyl benzene (DVB) as a linking agent giving (Ada-PS)n-polyDVB multiarm star polymer. The structures of β-CD-PEG and (Ada-PS)n-polyDVB multiarm star formation were determined by 1H NMR and GPC. 2D ROESY NMR and DLS analysis of (CD-PEG)p-(Ada-PS)n-polyDVB were carried out to validate the formation of the inclusion complex. The evidence of increased molecular weights and size distributions supported the supramolecular multiarm star block copolymer formation.
  • Item
    2021 5th International Symposium on Multidisciplinary Studies and Innovative Technologies (ISMSIT)
    (2021 5th International Symposium on Multidisciplinary Studies and Innovative Technologies (ISMSIT), 2021-11-19) Al-Dulaimi, Ahmed; harman, güneş